27 Haziran 2014 Cuma

VUSLAT...

Rüyalarımdaki...
Yavaş yavaş mı geliyorsun?
Son günlerde senli ya da seninle ilgili rüyalar görüyorum.
Neredesin, nerelerde, ne yapmaktasın?
Daha bi dolu sorum var daha sana...
Ama bir bilsem sen kimsin, işte o zaman bütün bu sorularım cevaplanacak.
Senmişsin rüyalarımdaki kişi, seni görüyorum rüyamda daha doğrusu öyle hissediyorum.
Uyanıyorum, uyandığımda sabah ezanları okunuyor...
İçimde rüyamın ve ezanın sesinin verdiği bir huzur...
İşte bu paha biçilemez...
Bu aralar senli rüyalarım çok sıklaştı.
Sanırım vuslata az kadı...

26 Haziran 2014 Perşembe

YOĞUN YOĞUN YOĞUN GÜNLER :)


Ayyyyy çok çok çok yoğun ve yorucu günler geçirdim ve geçirmekteyim. Hoş beni burda az çok tanıyanlar benim maalesef çok yoğun bir iş hayatının içinde olduğumu biliyorlar. Yaklaşık onbeş gündür ise ayrı bir yoğunluğum vardı. Geçtiğimiz haftasonu arkadaşımın düğünü vardı. Kına Ankara'da,  düğün İzmir'de,  o kadar yolu gelip de gelmezseniz küserim diyen arkadaşım Soma'da bense Konya'dayım. 4 gün içinde Konya'dan başladığım yolculuğumu tüm bu dediğim yerlere giderek tekrar Konya'da noktaladım. Yorgunluktan canım çıktı. Ama çok da güzeldi. Düğünden sonra geldiğimde ise beni bir yığın iş bekliyordu. Onları bitireceğim diye canım çıkma aşamasına geldi geldi gitti :) 

Sonra ailemde değişiklikler oldu. Benim küçüklerim olan ikiz kız kardeşlerim okullarını bitirdiler ve mezun oldular. Onları da artık genç mühendisler kadromuza almış bulunmaktayız. İkizlerden biri geçen günlerde iş buldu. Diğeri ise bugün iki yerle görüşmesi var ve büyük bir ihtimal onun işi de olacak. Sonra benim bu blogda tanıdığım canım Kartanem'de mezun oldu. O daha okulu bitirmeden benim gönüllü psikologluğumu yapıyordu. Ama artık o da diplomasını aldı ve psikolog oldu. :) İnşaallah o da Kpss'den çoooook güzel bir puan alacak ve atanacak. (Atanacağı yer konusunda benim bir duam var bakalım kabul olacak mı?) :)

Sonra benim en küçük kardeşim fıstığım ilkokul biri bitireceğinden bir gün önce bahçede oynarken düşmüş ve kokunu kırmış. Fıstık bizi çok korkuttu. Ama şükür şimdi çok iyi :) Sonra onu yaz kursuna verdik. Tam bizim ufaklığa göre. Hem dini eğitimini alıyor hem de farklı etkinliklerde bulunuyorlar. Deneyler yapıyorlar, akıl oyunları oynuyorlar. Daha dün belki bilirsiniz insanlığın yerleşik hayata geçtiği ilk yer olan Çatalhüyük Konya'da oraya gitmişler. Bize bir anlatıyor bir anlatıyor. Gülmekten karnına ağrılar girer. :)

Öyle işte ben yine yoğun, ben yine yorgun ama ben yine mutlu :)

Veee yine istediğim gibi bloga sık sık yazamıyorum, arkadaşlarımın yazılarını okuyamıyorum ama elbet telafi edeceğim. İş hayatıma dair radikal kararlar alıyorum. Önümüzdeki mevsimde inşaallah bunları gerçekleştireceğim ve artık inşaallah istediğimi istediğim gibi yaşayabileceğim, gün içinde bişeyi yapmak için patrondan izin alma durumum ortadan kalkmış olacak. Yani inşaallah :)

Çooook konuştum yaa ben. Bi sürü iş var beni bekler. Hadi ben kaçtım. :D


7 Haziran 2014 Cumartesi

MUTLU SONUN BAŞLANGICI :)


Yüreğimin en kuytu köşelerinde ben hep seni bekledim... 
Kırılırken birer birer dallarım, ben en sağlam dalımı kırmadan sana sakladım. 
Sonbahar rüzgarlarında savrulurken yapraklar, ben bir yaprak tanesi gibi sana savrulmak için bekledim. 
Her geçen gün kaybolurken hayatın içinde, ben seni bulmak için direndim… 
Bir ümitle sen çıkacağını düşünerek dönerken her köşeyi, hüsrana uğradım her dönüşümde... 
Hüsranlıklarla dönerken köşeleri ben yine bir ümitle seni bulmayı bekledim. 
Kaybolurken her geçen gün ümitlerim, ben en küçük ümit tanesini içimde büyüterek girdim karanlığın kör kıyılarına... 
Yıllar yılı karanlıklara, çıkmaz sokaklara girdim seni bulmak için... 
Şimdi yitirmişken sana dair ümitlerimi işte tam o anda sen çıktın karşıma... 
Sensiz kurduğum SENLİ hayaller artık seninle gerçek olacak… 

NOT: Liseden canım arkadaşım Rabişim şu günlerde çok güzel heyecanlar yaşıyor. 
İnşaallah hayatın boyunca hep mutlu olursun canım benim. :)